24 TV’nin her kısmı ses getiren programı Arafta Sorular’da, Star Muharriri Esra Elönü’nün sorularını cevaplayan Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın, ‘Benim ilkokulda öğretmenim vardı beyninde ur çıktı. ‘Cerrah olup öğretmenimi ameliyat edeceğim” dedim. O vakit köyde bir tavuk yakaladım. Herhalde ur var zannediyorum ki kafayı değiştirirsem o vakit güzelleşecek. 6 yaşında bu ameliyatı denedim ancak başarısız oldum. 7 yaşında yaptığım ameliyat başarılıydı.’ dedi.
24 TV’nin sevilen programı Arafta Sorular’ın bu haftaki konuğu, Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın oldu. Star Gazetesi Muharriri Esra Elönü’nün hayata ve mesleksel ömrüne dair sorularını cevaplayan Aydın, yeterli bir nörolog olma serüvenini de anlattı.
Aydın, “İlk ameliyatımı 7 yaşında yaptım. Benim ilkokulda öğretmenim vardı beyninde ur çıktı. “Cerrah olup öğretmenimi ameliyat edeceğim” dedim. O vakit köyde bir tavuk yakaladım. Herhalde ur var zannediyorum ki kafayı değiştirirsem o vakit güzelleşecek. 6 yaşında bu ameliyatı denedim lakin başarısız oldum. 7 yaşında yaptığım ameliyat başarılıydı.” dedi.
İşte Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın’ın o açıklamaları:
Beyin, dinlenmeye gelmez. Beyin dinlendikçe yorulur, yoruldukça dinlenir. O yüzden beyninizi yorun. Zeka, nefis ve ego şeytanidir. Rahmani’nin mağlup olması için uğraşırlar. Aslında tasavvuf açısından da baktığımız vakit tarikatlar da daima bu türlü akıl vicdan ve ruh tarafının baskın olması için, yücelmesi için çaba etmişlerdir. Birisi nefsi köreltmişti, oburu nefse dokunmayıp başkasını yükseltmiştir.
İlk ameliyatımı 7 yaşında yaptım. Benim ilkokulda öğretmenim vardı beyninde ur çıktı. Beni de çok seviyordu. O vakit Trabzon’un Kaynarca köyündeyiz. Ben 5 yaşındaydım fakat bizim sınıfta evli çocuklar vardı.
Öğretmenimiz daima başım ağrıyor diyordu. O vakit babama “Ben İmam Azam olmayacağım Cerrah olup öğretmenimi ameliyat edeceğim” dedim. O vakit köyde bir tavuk yakaladım. Herhalde ur var zannediyorum ki kafayı değiştirirsem o vakit güzelleşecek. 6 yaşında bu ameliyatı denedim lakin başarısız oldum. 7 yaşında yaptığım ameliyat başarılıydı. 6 yaşındaki o çocuk kafayı katıca hasta yaşıyor zannediyorum lakin yok o denli bir şey. Makasla kesmeye çalıştım. Kesemedim kaçtı gitti. Halbuki tavuğu bağlamak lazımmış, cerrahi alet lazımmış, asistan lazımmış bana.
Mesleğinizi seviyorsanız, mesleğinize aşıksanız, ayrılıktan paramparça olmuş bir yüreğe haizseniz; benim mesleğime, bilime, ilime, irfana, yazmaya, okumaya, anlamaya, öğrenmeye ve öğretmeye olan aşkımı lakin o denli anlarsınız.
10 yaşındayken kitapevinde bir Çocuk gördüm. Kim bu dedim bana “o asistan” deiler. Asitan en demekd edim “büyük adam olacak o, profesör olacak.” Dediler. O günden sonra dedim ki bende büyük adam olacağım, profesör olacağım dedim. Defterlerime o günden itibaren Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın yazmaya başladım. Hala daha saklarım durur o defterlerim.
Mesleğinizi seviyorsanız, mesleğinize aşıksanız, ayrılıktan paramparça olmuş bir yüreğe haizseniz; benim mesleğime, bilime, ilime, irfana, yazmaya, okumaya, anlamaya, öğrenmeye ve öğretmeye olan aşkımı lakin o denli anlarsınız.
Araf umuttur. Cennet ile cehennem ortasında esasen onu yaşıyoruz. Gölgeler aleminde yaşıyoruz.
Araf umuttur. Cennet ile cehennem ortasında aslında onu yaşıyoruz. Gölgeler aleminde yaşıyoruz. İnsanlığın temelinde tereddüt yoktur. Kararlı olacaksınız. Pişmanlık? Ben yaptıklarım için asla pişman olmadım. Yanlışlarımdan bile pişman değilim. Yanılgılarım benim başarılarımın merdivenleridir. Yanlışlarım, mağlubiyetlerim olmasa ben bugün burada olmazdım. Olan her şey de bir hayır vardır.
Hiç çocuk olmadım. Dedesinin oku; babasının yaz dediği, kitaplarla dolu bir meskenin içerisinde doğan, kitaptan öteki bir şey görmeyen biriydim.
Hiç çocuk olmadım. Dedesinin oku; babasının yaz dediği, kitaplarla dolu bir konutun içerisinde doğan, kitaptan öbür bir şey görmeyen biriydim. Oyuncağım hiç olmadı benim.
Bir beyin ameliyatını 12-13 yaşındaki bir çocuğa anlatıp şayet öğretemiyorsam ben o işi öğrenememişim demektir.
Unutmamak için çok okumak, çok yazmak, çok anlatmak lazım. Anlayarak okumak lazım. Öğrenerek oku ve kendi benliğine hissettir onu. Okuduğunu da diğerine aktaracaksın. En âlâ öğrenme anlatmaktır. Bir beyin ameliyatını 12-13 yaşındaki bir çocuğa anlatıp şayet öğretemiyorsam ben o işi öğrenememişim demektir.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
