Başkan Özyiğit, “Taş ocağı üretim alanlarına ve su kaynaklarına ziyan verecek”
Mersin Yenişehir Belediye Lideri Abdullah Özyiğit, Turunçlu Mahallesi’nde yapılmak istenen taşocağı ile ilgili ÇED halk bilgilendirme toplantısı öncesinde bölge halkıyla bir ortaya geldi. Lider Özyiğit, taş ocağının tüm bölgeyi olumsuz etkileyeceğini belirterek, “Biz Yenişehir halkı olarak, Turunçlu ve Değirmençay halkı olarak burada bu faaliyete onay vermediğimizi ve kabul etmediğimizi açık bir lisanla, netlikle tabir ediyoruz” dedi.
Turunçlu Mahallesi’nde özel bir şirket tarafından kurulması planlanan taşocağıyla ilgili ÇED halk bilgilendirme toplantısının Turunçlu Mahallesi’nde yapılacağı ilan edilmişti.ÇED halk bilgilendirme toplantısı öncesinde Turunçlu Mahallesi’ne giderek vatandaşlarla görüşen Yenişehir Belediye Lideri Abdullah Özyiğit, yapılmak istenen taşocağının bölgedeki su kaynaklarına ve tarım alanlarına ziyan vereceğini ve bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.
Başkan Özyiğit, “Şuanda Mersin Ziraat Odası Liderimizden, Yenişehir’de misyon yapan muhtarlarımıza kadar burada yapılmak istenen taşocağına onay vermediğimizi tabir etmek için bir ortadayız. Biz bu alanda bir taşocağının olmasını uygun bulmuyoruz. Burası su kaynaklarının geçiş noktası. Hasebiyle burada yapılmak istenen bir taşocağında kullanılacak olan patlayıcının su gözlerini kapatması üzere bir durumla karşı karşıya kalacağımız aşikar. Biz Yenişehir halkı olarak, Turunçlu ve Değirmençay halkı olarak burada bu faaliyete onay vermediğimizi açık bir lisanla, netlikle söz ediyoruz. Turunçlu, İnsu, Karahacılı ve Değirmençay bunun için uygun alanlar değil. Taşı patlatsanız bu taşı taşıyacak yolunuz yok. Hasebiyle Yenişehir’de bu faaliyet olmasını katiyen reddediyoruz. Sesimiz de en yüksek halde duyurmak istiyoruz” diye konuştu.
“Birlikte daha huzurlu daha memnun, sağlıklı bir hayat dilek ediyoruz”
Vatandaşların pak hava, pak su muhtaçlığının her şeyden evvel geldiğini anlatan Lider Özyiğit, şöyle konuştu: “Hiçbir biçimde buna ziyan verecek bir faaliyet içerisinde olunması kabul edilemez. Bunun karşısında dimdik duruyoruz. Bölgemizde vatandaşımızın ürettiği eserlerin bedelinde en yeterli kalitede tüketiciye ulaşması için bir gayret içerisindeyiz. Değirmençay’daiki dönüm üzerinde bir safran ekimi gerçekleştirdik. Safran hasadını da yaptık. Dünyanın en kıymetli baharatı safran. Kilosu 60 bin lira, 80 bin lira düzeyinde olan safranı biz güzel şartlarda elde ettiğimizi düşünüyoruz. İkinci, üçüncü hasat çok daha değerli olacak. Hasebiyle biz eser geliştirme ve bu eserlerin hakikat kıymetlendirilmesi konusunda çalışıyoruz. Karahacılı nar ekşisini, Turunçlu portakal reçelini markalaştırıp büyük kentlerdeki bilhassa belediyelerimizin perakende satış alanlarına ulaştırdık ve oradan satışını gerçekleştiriyoruz. Burada vatandaşımızın emeğinin boşa gitmemesi için bir efor içerisindeyiz. Birlikte daha huzurlu daha keyifli, sağlıklı bir ömür istek ediyoruz. Gelip de birlerinin taşocağı açıp, dinamit patlatması bütün bölgede rahatsızlığa sebebiyet verir. Onun dışında da su kaynaklarımıza büyük ziyan verir. Biz bunu dilek etmiyoruz.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
