Dünyanın en uzun orta açıklıklı köprüsü olan 1915 Çanakkale Köprüsü, lojistik açıdan bilhassa Ege Bölgesi’nin dış ticaretini kolaylaştıracak. Türkiye’nin esaslı lojistik markalarından Çobantur Boltas’ın Ege Bölge Müdürü Levent Özkuşçu, “Çanakkale Köprüsü bölgede faaliyet gösteren ihracatçı, ithalatçı ve lojistikçilere değerli avantajlar sağlayacak. En değerli kazanımımız vakit konusunda olacak.” dedi.
1915 Çanakkale Köprüsü, Ege Bölgesi’ndeki ihraç eserlerinin Avrupa’ya daha süratli ulaştırılmasını da sağlayacak. Nakliyecilikte teslimat müddetlerini azaltmanın yanı sıra Türkiye’nin “küresel lojistik üssü” pozisyonunu da güçlendirecek. Köprünün, Ege Bölgesi başta olmak üzere güney bölgelerindeki vilayetlerin Avrupa ülkeleri ile ticaretini kolaylaştırması da bekleniyor.
Türkiye’nin esaslı lojistik şirketlerinden Çobantur Boltas’ın Ege Bölge Müdürü Levent Özkuşçu, 1915 Çanakkale Köprüsü’nün Ege Bölgesi’ndeki ihracatçı, ithalatçı ve lojistikçilere maliyet ve vakit açısından değerli avantajlar sağlayacağını belirtti. TÜİK datalarına nazaran geçen yıl Ege Bölgesi’nin ihracatının yüzde 30 artarak 24,7 milyar dolar ile rekor kırdığını lisana getiren Özkuşçu, ihracatın yarısına yakınının kara yoluyla daha kolay ulaşılabilen Avrupa ülkelerine yapıldığını tabir etti.
Köprünün bilhassa kara yolunun daha makul geldiği ülkelerle Türkiye ortasındaki taşımalarda teslimat müddetlerini kısaltacağına dikkati çeken Özkuşçu, “En değerli kazanımımız vakit konusunda olacak.” dedi.
“Çanakkale-Gelibolu feribotuna binmek bazen hudut geçmekten uzun sürüyor”
Özkuşçu, köprüden evvel ithalat ve ihracat yüklü araçların feribot kullandığını hatırlatarak, “Feribot her vakit bir belirsizlik demek. Bazen beklemeden biniyorsun, bazen 4 saat kuyruk bekliyorsun. Tatil periyotları öncesinde eserini biran evvel yetiştirmek isteyen ihracatçıların yükleri tatilcilerle birlikte feribot kuyruğu bekliyor. Yaz döneminde Ege’ye giden yazlıkçılarla da feribot bekleniyor. Kış periyodunda aksayan feribot seferleri olabiliyor. Hatta feribot sırasında bazen hudut geçişlerinden bile daha uzun beklediğimiz oluyordu.” diye konuştu.
Avrupa’ya Çeşme’den Ro-Ro ile de gidilebildiğini anımsatan Özkuşçu, bilhassa ağır devirlerde Ro-Ro gemilerinde yer bulmakta zahmet çektiklerini anlattı. Özkuşçu, “Üçüncü alternatif de İstanbul aktarmalı gitmek. O da önemli vakit ve kaynak israfına yol açıyordu.” görüşünü paylaştı.
Türkiye’nin lojistik pozisyonunu güçlendirecek
Kaz Dağları’ndan iniş-çıkışı kolaylaştıracak iki tünelin 2023’te hizmete girmesiyle 1915 Çanakkale Köprüsü’nün değerinin daha da artacağının altını çizen Özkuşçu, “Köprü yalnızca Ege Bölgesi’nin değil Antalya, Burdur, Isparta, Konya, Balıkesir ve Bursa üzere vilayetlerimizin dış ticaretini de kolaylaştıracak. Bölge ihracatçısına belirli oranda rekabet avantajı kazandıracak.” değerlendirmesinde de bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
