İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden memleketler arası 8 Mart organizasyonu
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mesken sahipliğinde Belçika İzmir İş Bayanları buluşması düzenlendi. Açılış merasiminde konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesi Lideri Nilay Kökkılınç, “Kadınların gereksinim duyduğu siyasetler bayanlarla belirlenmelidir” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nde milletlerarası bir aktifliğe konut sahipliği yaptı. Brüksel Ticaret Ataşeliği’nin organize ettiği Belçika İzmir İş Bayanları buluşması Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) düzenlendi. İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’i temsilen hem programa katılan hem de panelde konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu Lideri Nilay Kökkılınç mahallî idarelerin ve devletin bayanların iş hayatında yönetici pozisyona gelmeleri için yürütmesi gereken çalışmalar olduğunu hatırlattı.
Nilay Kökkılınç açılış konuşmasına Lider Tunç Soyer’in sevgi ve selamlarını ileterek başladı. Kökkılınç şöyle devam etti: “Toplumsal cinsiyet eşitliğinin, Cumhuriyetin kurucusu Ulu Başkan Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaşlaşma yolundaki ihtilallerin en değerlilerinden biri olan uygar yasamızın içeriğinde kendini göstermiştir. İnanıyoruz ki toplumların ilerlemesi, bir cinsiyetin oburu üzerinde hükümranlık kurması ile değil, her ikisinin yan yana ve elbette başları dik olarak durmaları ile gerçekleşir. Bu manada sizleri, çağdaş Türkiye’nin çağdaş, iştirakçi ve paylaşmaya paha veren, üretken bireyleri olarak, içinde bulunduğunuz her platformda toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik güçlü birer ses olmaya çağırıyor; milletlerarası iş birliklerini destekliyoruz.”
“Kadınların gereksinim duyduğu siyasetler bayanlarla belirlenmelidir”
Açılış konuşmalarının akabinde “Kadın Girişimcilere Yönelik Devlet Teşvikleri Bayanlara Takviye Maksadıyla Alınan Önlemler” paneline geçildi. Panelde Nilay Kökkılınç ve European Women on Boards Belçika Elçisi Chantal Vervaeke konuşmacı olarak yer aldı.
Kökkılınç, bayanların iş hayatı ve toplumsal hayatta daha faal olması için yapılması gerekenleri aktararak şunları söyledi: “Öncelikle parlamento ve mahallî meclislerde, kurumsal karar organlarında eşit temsilin fiilen sağlanması gerekir. Bunun mümkün olabilmesi için de fermuar sistemi ile bir bayan bir erkek arka arda gelecek formda seçilmeyi sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması gerekir. Bayanların muhtaçlık duyduğu siyasetler bayanlarla belirlenmelidir. Bayanlara yönelik girişimcilik teşvikleri sağlanmalı, düşük faizli uzun vadeli kredi dayanakları verilmelidir. Yalnız yaşayan bayanlara, öğrenci takviyeleri üzere devletler tarafından toplumsal sorumluluk misyonları karşılığı kira yardımı yapılması, inançlı barınma yerleri gösterilmelidir. Kooperatifçilik desteklenmeli, bayan üreticilerden alım garantili teşvikler verilmelidir. Toplumsal hayatta daha faal olabilmeleri için bakmakla yükümlü oldukları bireyler varsa sorumluluklarını paylaşacak kurumsal ve gönüllüler takviyesi verilmelidir. Vakit zaman fiyatsız ya da daha düşük bedellerle konser, sinema, tiyatro, stant, seyahat, oyunlar mahallî idarelerce organize edilmelidir. Biz İzmir büyükşehir belediyesi olarak lokal idarelere düştüğünü belirttiğimiz yükümlülükleri yerine getiriyoruz. Yaratıcı çalışıyoruz.”
“30 bin çalışanımıza eğitim veriyoruz”
Kökkılınç, lokal idarelerin ve devletin hükümet programlarında uygulamaların yer alması halinde bayanların her alanda önünün açılığını hatırlattı ve “Bunlar olursa bayanlar çok daha güçlü bir biçimde iş hayatına katılabilirler. Ne yazık ki daima iş bulma evresindeyiz. Girişimcilik birinci akla gelen olmuyor. Teşebbüsçü bayanların desteklenmesi lazım. Aslında onlar istihdam yaratacak bayanlar demektir. Bayanların bu perspektifle yetişmesini sağlamak gerekiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri veriyoruz. Bir çocuğun sorumluluğu anne baba için müşterektir. 30 bin kadar çalışanımız var. ESHOT sürücülerimize kadar hepsine eğitimler veriyoruz. İştirakçi demokrasi aslında çok değerli bir kavram. Sivil toplum örgütleriyle iş birliği içinde kenti yönetmek demek. Sivil toplum birikimi olan tecrübesi olan ve buna gönül veren insanların çalıştıkları topluluklar. Onların kent ve devlet idaresinde kelam olması gerekiyor” diye konuştu.
2025 için yüzde 40’lık hedef
Panelin başka konuşmacısı Chantal Vervaeke ise bayanların iş hayatında yönetici pozisyona gelmesi için yürütülen çalışmaları anlattı. Vervaeke şunları söyledi: “Belçika’da bu hususla ilgili çok çalışmalar yapılıyor. Lokal idarelerimiz bilhassa çocukların bakımıyla ilgili çok şey yaptılar. Bayanların yüzde 40’ının 2025’e kadar yönetici pozisyonunda olmasını hedefliyoruz. 2019’dan itibaren her yıl cinsiyet çeşitliliğiyle ilgili indeks oluşturuyoruz. Pek çok şirketin idare konseylerindeki bayan sayısı artıyor. Fransa’da yüzde 44’e ulaştı. Lakin Avrupa’da tekrar de yapılması gereken çok şey var. Bu oran kuzey ülkelerinde bile yüzde 30 üzere gözüküyor. Ülkelerde belirli kotalar, ölçümler var ve özel tedbirler alınıyor. Bu stratejiyi oluşturmuş şirketlerin daha başarılı olduğunu görüyoruz.”
Organizasyon “Kadın Liderliği ve Yönleri” ve “Kadın Girişimciliği ve Kültürlerarasılık” başlıklı panellerle devam etti. Tertibe İzmir Büyükşehir Belediyesi Lider Danışmanı Onur Eryüce, Türkiye-Brüksel ve Ticaret Müşavirliği Ofisi Lideri Stefano Missir di Lusignano, İzmir İş Bayanları Derneği (İZİKAD) İdare Heyeti Lideri Betül Sezgin, Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçisi Hasan Ulusoy, Belçika Büyükelçisi Paul Huynen, yurt dışından gelen konuklar ve kentte ticaret hayatının içindeki bayanlar katıldı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
