3 bin 500 yıllık geçmişe sahip olan, Bizans devrinde Batı Anadolu’da ticareti yapılan, Osmanlı devrinde de değerini koruyan ve “dünyanın en kıymetli baharatı” olarak isimlendirilen safranın ağustos ayında ekimi yapılırken, ekim-kasım aylarında uzunluğu 15-30 santimetre uzunluğa geldiğinde toplanıyor. Kurak hava nedeniyle geç çiçek açan safranın bu yıl hasadı da geçtiğimiz yıllara nazaran kısa sürecek. Kanser, öksürük, astım, bronşit, cilt, bağışıklık, hormon bozukluğu üzere hastalıklara düzgün gelen ve memnunluk hormonu serotonin salgılanmasına yardımcı olduğu için dünyada memnunluk iksiri olarak da bilinen safran, tartısının 100 bin katı kadar sıvıyı sarıya boyayabiliyor.

SAFRANIN YARARLARI NELERDİR?

Safran, yüzyıllardır tıbbi ve mutfak kullanımlarıyla tanınan ve birçok sıhhat yararı sağlayabilen değerli bir bitkidir. İşte safranın kimi yararları:

1. Antioksidan Özellikler: Safran, yüksek antioksidan içeriği sayesinde özgür radikallerle savaşarak hücresel hasarı azaltabilir ve bedeni oksidatif gerilimden koruyabilir.

2. Depresyon ve Anksiyete Karşı Tesir: Kimi araştırmalar, safranın depresyon ve anksiyete semptomlarını hafifletebileceğini göstermektedir. Bu nedenle safran, duygusal sıhhat için olumlu tesirler sağlayabilir.

3. Kanser Önleyici Tesir: Safranın birtakım bileşenleri kanser hücrelerinin büyümesini inhibe edebilir ve kansere karşı esirgeyici olabilir.

4. İltihap Aksisi Özellikler: Safran, bedendeki iltihaplanmayı azaltabilir ve inflamatuar hastalıkların tedavisine yardımcı olabilir.

5. Sindirim Sıhhati: Safran, sindirim sistemini destekleyebilir, gaz ve şişkinliği azaltabilir.

6. Kardiyovasküler Sıhhat: Safranın kolesterol düzeylerini düşürebileceği ve kalp-damar sıhhatini iyileştirebileceği öne sürülmüştür.

7. İlaçtır: Safranın tıbbi uygulamalarda kullanımı, bilhassa eski çağlarda yaygındı. Hala kimi klasik tıp uygulamalarında safranın ilaç olarak kullanıldığı yerler bulunmaktadır.

8. Cilt Sıhhati: Safran, cilt sorunlarıyla savaşmak için kullanılabilir. Antioksidanları cildin genç görünmesini destekleyebilir ve ciltteki lekeleri azaltabilir.

Bu yararların yanı sıra safranın başka potansiyel sıhhat faydaları da olabilir. Lakin, rastgele bir bitki ya da baharatın çoka kaçmadan ve bir doktora müracaattan tüketilmesi değerlidir. Ayrıyeten, hamilelik yahut birtakım sıhhat problemleri nedeniyle safranın tüketimi önerilmeyebilir. Bu nedenle, sıhhat uzmanınıza danışarak safranın sizin için uygun olup olmadığını belirlemeniz kıymetlidir.

KARABUĞDAY ÇAYININ YARARLARI NELERDİR?

KRONİK HASTALIKLARI ÖNLER

Karabuğday çayı, öbür güçlü bileşiklerin yanı sıra rutin ve quercetin üzere antioksidanlarla doludur. Bu antioksidanlar bedeninizdeki ziyanlı hür radikallerle savaşarak çalışır. Bunu yaparak kronik hastalıkların mümkünlüğünü azaltmaya yardımcı olurlar.

Yani karabuğday çayını yudumlamak yalnızca lezzetli değil birebir vakitte bedeninizi sağlıklı ve güçlü tutmanın da kusursuz bir yoludur.

KALP SIHHATİNİ KORUR

Bugün Kalp meseleleri süratle artıyor ve beşerler bununla bağlı makul şartları yönetmek için doğal tedavileri birleştirmenin yollarını arıyorlar. Karabuğday çayının antioksidanları kalp sıkıntılarıyla müsabaka mümkünlüğünü azaltmaya yardımcı olabilir.

Bunu kan basıncınızı düşürerek, makus kolesterolü keserek ve kan damarlarınızın daha yeterli çalışmasını sağlayarak yaparlar. Sistemli kafeinli içeceklerin yerine bu sağlıklı içeceği beslenmenize dahil etmeye çalışın.

KİLO KAYBINA YARDIMCI OLUR

Kilonuza dikkat ediyorsanız karabuğday çayı makul bir seçimdir. Kalorisi azdır, bu nedenle diyetinizde fazladan kalori konusunda endişelenmeden lezzetli, cevizli lezzetin tadını çıkarabilirsiniz.

Bu, kilo almadan yudumlayabileceğiniz manasına gelir. Yani, kilosunu yönetmek isteyenler için karabuğday çayı, amaçlarınıza hakikat ilerlemenin lezzetli ve suçluluk duymadan bir yoludur.

KAN ŞEKERİ YÖNETİMİ

Bazı araştırmalar karabuğdaydaki bileşiklerin kan şekeri düzeylerini düzenlemeye yardımcı olabileceğini öne sürüyor. Bu, karabuğday çayını diyabet hastaları yahut genetik olarak gelecekte şeker hastalığına yakalanmaya daha yatkın bireyler için güzel bir seçim haline getirir.

Karabuğday, yavaş sindirilen karmaşık karbonhidratlar içerir, bu da kan şekeri düzeylerinde süratli ani yükselişler yerine kademeli bir artışa yol açar. Ayrıyeten kan dolanımında şekerin emilimini yavaşlatan, kan şekeri seviyelerini sabit tutmanıza yardımcı olan diyet lifi açısından da zengindir.

GLUTENSİZ

Karabuğday glüteni olmayanlar için harika bir seçenektir. Doğal olarak glüten hassaslığı yahut çölyak hastalığı olan şahıslar için problemlere neden olan bir protein olan glüten içermez. Yani şayet bu koşullara sahipseniz hiçbir sorun yaşamadan karabuğdayın tadını çıkarabilirsiniz. Yemekleriniz için lezzetli ve inançlı bir seçimdir.

KARABUĞDAY ÇAYI NASIL HAZIRLANIR?

Karabuğday çayı hazırlanırken, kabukları çıkarılmış taneler öncelikle lezzetlerini açığa çıkarmak için yavaşça kavrulur. Akabinde, bu kavrulmuş taneler, beğenilen bir koku ve doyurucu bir tat elde etmek için sıcak suyla demlenir.

Karabuğday çayı sıcak ya da soğuk olarak tüketilebilir ve bilhassa Doğu Asya ülkelerinde, bilhassa Japonya’da, yaygın bir içecektir. Lakin sağlayabileceği bir dizi sıhhat yararı nedeniyle dünya genelinde süratle popülerlik kazanmaktadır.

Temel kurallar kolay: Kahvaltıda bir muz yiyin, akabinde bir bardak ılık su için ve akabinde istikrarlı bir öğlen ve akşam yemeğinin tadını çıkarın. Kahvaltılar daha fazla muzdan oluşmalıdır ve akşam 20.00’den sonra yemekten kaçınılması tavsiye edilir.

Diyet tıpkı vakitte sakin ve şuurlu bir yeme ortamını teşvik ederek gerilimi azaltmaya ve sindirimi düzgünleştirmeye yardımcı olur.

Muzda hangi vitaminlerin bulunduğunu biliyor musunuz?

Muz, sıhhat açısından birçok yarar sunan çok istikametli bir meyvedir. Bağışıklık sistemini ve metabolizmayı destekleyen başta C vitamini ve B6 vitamini olmak üzere temel vitaminlerin eksiksiz bir kaynağıdır. Muz ayrıyeten sindirime yardımcı olan ve tokluğu teşvik eden, porsiyon büyüklüğü denetimini kolaylaştıran ve çok yemeyi azaltan lif bakımından da zengindir. Ayrıyeten tatlı muhtaçlığını daha sağlıklı bir halde giderebilecek doğal şekerler sağlarlar.

Diyetin ana prensiplerinden biri, çok derecede kısıtlayıcı olmaması, uzun müddet sürdürülmesini kolaylaştırmasıdır. Porsiyon denetimini, farkındalığı ve istikrarlı beslenmeyi vurgular. Muz diyeti tek başına süratli kilo kaybına yol açmasa da, sürdürülebilir kilo idaresine yol açabilecek daha sağlıklı beslenme alışkanlıklarını teşvik eder. Lakin muz diyetinin herkese uyacak tek bir tahlil olmadığını unutmamak son derece kıymetlidir. Ferdî sonuçlar farklılık gösterebilir ve aktivite seviyesi, metabolizma ve genel beslenme kalitesi üzere faktörler sonuçların belirlenmesinde kıymetli bir rol oynar.

Özel sıhhat ve beslenme gereksinimlerinizi karşıladığından emin olmak için rastgele bir diyet planına başlamadan evvel bir sıhhat uzmanına yahut beslenme uzmanına danışmanız değerlidir.

Muz diyetine çeşitli besinlerin dahil edilmesi, onun besinsel yararlarını artırabilir. Muzları öbür meyveler, sebzeler, yağsız proteinler ve tam tahıllarla birleştirmek günlük besin gereksinimlerinin karşılanmasına yardımcı olabilir. Gün boyunca su yahut bitki çayları içerek kâfi sıvı alımını sağlamak da kıymetlidir.

Muz diyeti, kilo denetimi ve gelişmiş beslenme için kolay ve potansiyel olarak tesirli bir yaklaşımdır. Her beslenme planında olduğu üzere ölçülü olmak ve kişisellik çok değerlidir ve diyetinizde kıymetli değişiklikler yapmadan evvel bir tıp uzmanına danışmanız önerilir.

Kaza, saat 01.00 sıralarında Kestel ilçesinde meydana geldi. Eda Işık Baykay, doğum gününü arkadaşları Sıla Çelik, Sinan Karakuş ve Adem Duran ile Bursa kent merkezinde kutladı. Kutlamanın akabinde 4 arkadaş, Adem Duran yönetimindeki 16 AFT 818 plakalı araba ile İnegöl ilçesine gitmek üzere yola çıktı. Ankara Bulvarı, Barakfaki Organize Sanayi Bölgesi mevkiinde argümana nazaran, çok sürat nedeniyle denetimden çıkarak yaklaşık 50 metre savrulan araba, evvel trafik levhasına akabinde da beton aydınlatma direğine çarparak durabildi. Kazayı gören öbür şoförler, durumu polis ve sıhhat takımlarına bildirdi. İhbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis, itfaiye ve sıhhat takımı sevk edildi.

HURDAYA DÖNEN ARABADA SIKIŞAN 3 ARKADAŞ ÖLDÜ

Sağlık takımlarının olay yerindeki denetimlerinde, arabada sıkışan Eda Parıltı Baykay, Sıla Çelik ve Sinan Karakuş’un hayatını kaybettiği belirlendi. İtfaiye gruplarının çalışmasıyla arabadan çıkartılan şoför Adem Duran ise sıhhat takımlarına teslim edildi. Sıhhat gruplarınca olay yerinde birinci müdahalesi yapılan Duran, Kestel Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken, hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi. Polis grupları etrafta geniş güvenlik tedbiri altında trafiği tek şeritten denetimli biçimde sağladı.

Tedavi altına alınan yaralının sıhhat durumun ciddiyetini koruduğu öğrenildi. Polis takımlarının olay yerindeki incelemesinin akabinde 3 kişinin cenazesi Bursa İsimli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Arabanın cazip yardımıyla kaldırılmasının akabinde trafik olağan seyrine döndü.

EDA ZİYA’NIN SON İMAJLARI DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASINDAN

Eda Işık Baykay’ın kazadan 1 saat evvel toplumsal medya hesabından paylaşım yaptığı ortaya çıktı. Arkadaşlarıyla cümbüş yerinde kutlama yapan Baykay’ın doğum günü pastasıyla çekilen görüntüsünü paylaştığı görüldü.

]]> https://www.turkhaberajans.com/anadolu-ajansindan-bakan-kocaya-sansur/ Tue, 01 Aug 2023 09:36:12 +0000 https://www.turkhaberajans.com/?p=37320 Sağlık işçileri 1-2 Ağustos’ta “özlük hakları, mali kayıplar, sıhhatte şiddettin önlenmesi” talepleriyle greve çıkıyor. Yarın başlanacak grev öncesi Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, sıhhat çalışanlarına bir mektup gönderdi. Bakan Koca, gönderdiği mektupta grev kararı alan işçilere “sorumsuzluk” sözü kullandı. Bakan mektupta “Beyaz Reform”dan bahsederek icraatlarını da sıraladı. Tele1’in haberine nazaran kelam konusu mektup haberini servis eden Anadolu Ajansı, Bakan Koca’nın hayat hakkını talep eden sağlıkçılar için kullandığı ‘sorumsuzluk’ sözünü kırptı.

Sağlık işçileri problemlerinin tahlile kavuşturulmamasını protesto gayesiyle 1-2 Ağustos tarihlerinde iş bırakacak. 19 sendika ve 2 Aile Hekimliği Federasyonu’ndan oluşan Sıhhat ve Toplumsal Hizmet Birlik ve Dayanışma Platformu (SABİM) taleplerin karşılık bulmaması halinde aksiyon sürecinin devam edeceğini açıklamıştı.