DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ

İsviçre teknik olarak Napolyon’un Avrupa’daki hareketleri nedeniyle yaratıldı. Napolyon’dan evvel İsviçre ekonomik ve politik sıkıntılarla boğuşuyordu; komşu ülkeleri ise militarist hırsları yüzünden her yeri ayaklar altına alıyordu. Lakin Napolyon, İsviçre kantonlarının (bölgelerinin) egemenliğini kısmen tekrar tesis ederek İsviçre Federasyonu’nun kurulmasında rol oynadı. Onun mağlubiyetinden sonra, 1815’teki Viyana Kongresi, İsviçre Federasyonu’nun bağımsızlığını büsbütün tanıdı ve Avrupalılar, İsviçre’nin tarafsızlığını kabul etmeye başladı. O vakitten bu yana İsviçre’nin yaşadığı tek büyük çaplı iç savaş, ülkenin Katolik ve Protestan halkları ortasındaki farklılıklar nedeniyle ortaya çıkan 1848’deki Sonderbund Savaşı’ydı. İki küme ortasında barışçıl bir mutabakata varmak için yeni ve daha kapsayıcı bir devletin kurulması gerekli hale geldi. Böylelikle direkt demokratik İsviçre federasyonu doğdu!

İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI

İkinci Dünya Savaşı sırasında İsviçre, Hitler’in güçleri tarafından daima tehdit altında olduğunu hissetti. Hitler süratle kıta Avrupasının birçoklarını fethediyordu ve İsviçre de bunun tam ortasındaydı. Almanya, İsviçre’nin ön kapılarının çabucak dışında ordusunu güçlendiriyordu ki bu her ülke için telaş verici olurdu. İsviçreliler, her an Hitler’in saldırısının kurbanı olabileceklerini hissettikleri için her konutta silah bulundurmaya başladılar. Kendini müdafaa gayretleri karşılıksız değildi. Kimi tarihçilere nazaran Hitler, Viyana Kongresi’nin aldığı karara hürmet duyduğu için değil, kuvvetlerinin silahlı İsviçre vatandaşlarını alt edebileceğine inanmadığı için İsviçre’ye saldırmaktan kaçındı. İsviçre halkının daima tetikte olmayı seçmesine şaşmamalı!

O tarihten bu yana İsviçre’de bu tavır değişmedi. Ülke içindeki siyasetlerde birtakım kıymetli değişiklikler olmasına karşın, İsviçre hududunda hala çok sayıda silah bulunmaktadır.

BUGÜN
İsviçre, silah sahipliği konusunda dünyadaki en yüksek istatistiklerden birine sahip. İster inanın ister inanmayın, İsviçre’de yasal olarak 2-3 milyon silah sirkülasyonda. Bu da her 100 vatandaşa 29 silah demek! Bu, ABD ve Yemen’in akabinde üçüncü sırada yer alıyor. Ferdî güvenliklerine yönelik bir tehdit olmamasına karşın İsviçreliler tekrar de meskenlerinde ateşli silah bulundurmayı tercih ediyor.
Bu silah sevgisi, İsviçre’nin ordusuyla tuhaf bir ilgisinin olmasından kaynaklanıyor. Temel olarak tam vakitli askerlerden çok sivil gönüllülerden oluşuyor! Uygun durumdaki erkekler mecburî olarak askeri eğitime alınırken, bayanların bunu reddetme seçeneği bulunuyor. Askerler ekseriyetle bu eğitim bittikten sonra sivil hayatlarına geri dönüyorlar, lakin acil durumlarda ülke kendini savunmak için yüksek eğitimli vatandaş-asker ordusunu çağırabiliyor. Kimileri daha yüksek rütbelere aday gösteriliyor ve ekstra eğitim alıyor. İsviçre’nin iç ve milletlerarası çatışmalarının olmayışı göz önüne alındığında, bu yüksek rütbeler pratikte neredeyse hiç ortaya çıkmıyor. Üst seviye yetkililer ekseriyetle askeri zaferin tadını çıkarmak yerine, eğitimden sonra sıradan günlük uğraşlarına geri dönerler. Bu nedenle son 500 yılda yalnızca dört İsviçreli general var!

Ancak vatandaş-askerler eğitimden sonra ateşli silahlarını koruma etme haklarını muhafazayı seçebilirler ve birden fazla da bunu yapmayı tercih eder. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana İsviçreli aileler ferdî ve ulusal güvenliği çok ciddiye alıyor. Bunu toplumsal sorumluluk taahhüdü olarak görüyorlar.
İsviçre direkt demokrasiye sahip olduğundan halk siyaset oluşturma süreçlerine çarçabuk müdahale edebilmektedir. Aslında İsviçre’de bir yasaya karşı 100 gün içinde 50.000 imza toplamayı başarırsanız hakikaten itiraz edebilirsiniz! Diğer bir deyişle, ordunun bütçesine ve kullanılacak teçhizata karar verecek olanlar insanlardır.

Bu inanılmaz değil mi? Kendi milletini savunmak için ordunun tipini seçen insanlardır. Kendilerine emanet edilen silahların kullanımına ait idari kararlar alırlar.
İsviçre demokrasisinin askeriye konusundaki esnekliği, Eylül 2001’de ülkeyi sarsan bir trajedinin akabinde ortaya çıktı. Zoug kentinde, Friedrich Leibacher isimli bir toplu katil, 14 kişiyi öldürdükten sonra intihar etti. İsviçre halkı bu olaydan ötürü perişan oldu. Kısa mühlet sonra ateşli silahlara ait yasa kamuoyunun incelemesine sunuldu. Tüm vatandaşların meskeninde silah bulundurabilmesine rağmen mühimmat konusunda birebir şeyin söylenemeyeceği kararlaştırıldı. Mühimmat bundan sonra askeri kışlalara bırakılacak.

Bu yasanın ülke çapında kabul edilmesinin nedeni, İsviçrelilerin ulusal savunma kadar kendi öz savunmalarından da korkmamalarıdır. Ateşli silahların sayısına karşın İsviçre’deki cürüm oranları şaşırtan derecede düşük. Her gün 30 silahlı cinayetin yaşandığı ABD’nin tersine, İsviçre’de bu yüzyılda Zoug hücumları dışında öbür bir silahlı şiddet hadisesi yaşanmadı.

Ancak kimileri, günümüzün çağdaş dünyasında İsviçre’nin bu ihtiyatı sürdürmesine gerek olmadığını ve ülkenin barışı muhafaza konusunda yavaş yavaş daha rahat bir pozisyona yanlışsız ilerlediğini düşünüyor. Mecburî askeri eğitime karşı lobi yapan birçok kuruluş var. Fakat bahis hâlâ hararetle tartışılıyor. Bu ülkenin mevcut silahlı tarafsızlık statüsünden nasıl ilerlediğini izlemek farklı olacak!

Arıkoğlu’nun ‘Değerli vekil abilerim” diyerek cemaat içine yönelik yaptığı paylaşımında, “bütün vekil ağabeyler tövbe verirken bu halde tövbe versinler. Kendinizden eksiltme ve katma yapmayın” sözleri bulunuyor.

Arıkoğlu’nun “tövbe metni”nde ise şu kelamlar yer alıyor:

“Yarabbi bütün yapmış olduğum günahlardan ben pişmanım, keşke yapmasaydım. İnşallah bir daha ben yapmayacağım. Ben kabul ettim. Sultan pir Seyyid Muhammed Saqi hz kendime pir kabul ettim.”

“LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİMİ HAYATA GEÇİRMEKLE SORUMLULAR”
Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki cemaat kadrolaşmasının boyutu gösteren bu skandal paylaşım üzerine CHP Yıldırım Kaya’dan Ulusal Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve Aydın Valisi’ne davet geldi.

Kaya, davet açıklamasında şu tabirleri kullandı:

“Milli Eğitim Bakanlığının cemaat ve tarikatlar tarafından kuşatıldığı bir sefer gözler önüne serildi. Aydın’ın Koçarlı İlçe Ulusal Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu, Menzil pirine bağlılık kelamı verdiği görüntüyü toplumsal medya hesaplarından paylaştı.

Milli Eğitim Bakanlığının her ferdi eğitim ihtilallerini geliştirmekle; laik ve bilimsel eğitimi hayata geçirmekle sorumludur. Hiçbir Ulusal Eğittim Müdürü tarikat ve cemaat pirlerine biat edemez!

Aydın’ın Koçarlı İlçesi Ulusal Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin Ulusal Eğitim Bakanlığında misyon yapamaz. Derhal misyondan alınmalıdır.

Milli Eğitim Bakanına ve Aydın Valisine çağrımdır, Menzil pirine biat eden, dizinin tabanında oturan; bu ilçe ulusal eğitim müdürünü derhal vazifeden alıp, gerekli soruşturmayı başlatın.”

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ LAİKTİR”
CHP Aydın Vilayet Bayan Kolları Lideri Ayşe Özdemir mevzuyla ilgili açıklamasında, “Amacı çocuklarımıza bilimsel eğitim vermek olan kurumlarımızı, çocuklara tecavüz eden tarikatların yuvasına çevirmeye çalışmanıza müsaade vermeyeceğiz. Ne Aydın’da ne de ülkemizin hiçbir kentinde bu zihniyette bir ulusal eğitim müdürü istemiyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti laiktir ve sürekli laik bir eğitim sistemine sahip olacaktır. Çocuklarımız bilimle eğitilecektir, tarikatların kendi uydurdukları, bilimden, akıldan uzak kurallarla değil. Kurumun makamın sorumluluğunu bilen şahıslar o makamda oturmalı, şeyhlere müridlere hizmet eden ulusal eğitim müdürü olamaz. Laik bilimsel eğitim sistemimizi, tarikatların pirlerin eline bırakmayacağız. Türkiye pirler müridler ülkesi olamaz olmayacak. Koçarlı Ulusal Eğitim Müdürü Osman Arıkoğlu derhal vazifeden alınmalıdır!” sözlerini kullandı.

Astronot nasıl olunur?

Astronotluk, disiplinler ortası ileri seviye bir eğitimin yanı sıra güçlü bir zihin ve vücut de gerektiriyor. Uzay ajansları binlerce uygun kişi ortasında yaptığı elemelerin akabinde onların da en güzellerini seçiyor.

Uzay ajansları, astronot adaylarında teknik özellikler dışında, liderlik, kararlılık, takım çalışması, takımın öbür üyeleriyle yardımlaşma, baskı altında çalışabilme ve kuvvetli irtibat üzere özellikler arıyor.

Uçuşlarda astronotların vücutlarının büyük oranda gerilime maruz kalması ve ağır fizikî faaliyetlerde bulunmaları nedeniyle sağlıklı olmaları ve fizikî dayanıklılıklarının yüksek olması da elzem olarak görülüyor.

Teknik özelliklere uyan bireyler ortasında en çok neye dikkat ediliyor?

Almanya’daki Avrupa Astronot Merkezi’nde Astronot Eğitim Ünitesi Müdürü Ruediger Seine, astronot adaylarını eleme sürecinde tüm teknik özelliklere uyan şahıslar ortasında en çok neye dikkat ettiklerine ait şunları kaydediyor:

“Strese güçlü, takım odaklı, astronotluk için gerekli hünerlere uygun, el ve göz uyumu ile sıhhati güzel olan bireyleri arıyoruz. Bir araştırma kapsamında keşif ya da operasyonel deneyimi olanlarla da ilgileniyoruz. Bu, özel hayatınızda da kazanılabilecek bir deneyim. İstekli kurtarma güçlerine katılabilirsiniz, askeri deneyim edinebilirsiniz. Çok seçenek var fakat bizim aradığımız beşerler, hayatın getirdiği beklenmedik durumlarla başa çıkıp bu marifetlerini kanıtlayanlar. Natürel ki seçtiklerimiz ekip çalışmasına uygun ve çok meraklı olmalı.”

“Üst seviye yeteneğe sahip beşerlerle tanışmak ilginç”

Seine için kendisiyle epeyce yaş farkı olan yeni astronotlarla birinci sefer tanışmak, üst seviye yeteneğe sahip bu beşerlerle konuşmak, nasıl davrandıklarını görmek çok değişik.

ESA halihazırda Kasım 2022’de yeni astronotlar aldı ve bunlardan 5’inin eğitimi hala sürüyor. Halihazırda süren aktüel eğitim programının ikinci ayında olduklarını anlatan Seine, “Bir öğretmensen ve verdiğin eğitim takdir ediliyorsa, bu keyifli olacağınız bir şey. Onların birinci basamakları geçtiğini, sonunda astronotlara misyon verildiğini ve son eğitimlerinde olduklarını görmek her vakit bir gurur kaynağı.” diyor.

Diğer yandan astronotların, kamuoyuyla sıklıkla bir ortaya geleceklerinden ötürü irtibatlarının de güçlü olması gerekiyor. Akıcı İngilizce ve yeterli bir Rusça bilgisi de kaide olarak görülüyor. Amerikan, Rus ve Japon kültürüne hakim olmak da UUİ’de milletlerarası ortaklarla düzgün ilgiler kurulmasını sağlıyor.

Eleme süreçleri

Tecrübeli ve bu mesleğin gerekliliklerinin farkında olan astronotlardan oluşan NASA Astronot Seçim Şurası, müracaatları gözden geçirip her adayın yetkinliklerini kıymetlendiriyor. En fazla potansiyele sahip adaylar, Johnson Uzay Merkezi’ne mülakata davet ediliyor. Mülakata girenlerin yarısı ikinci görüşmeye çağrılıyor ve bu küme içinden yeni astronotlar seçiliyor.

Uzayda toplamda 381 gün 15 saat ve 11 dakika kalan NASA astronotu Edward Michael Fincke ise eleme sürecinin en sıkıntı adımının sıhhat denetimleri olduğuna dikkati çekerek, uzaya gönderilecek şahısların sağlıklı olmadıkları sürece bu mesleğe adım atamayacağını tabir ediyor.

Canik Belediyesi Hanım Konakları kursiyerlerinin hazırladığı eserler büyük beğeni topladı

Canik Belediyesi Hanım Konakları nda Kadıköy Escort eğitim alan kursiyerler tarafından üretilen el emeği göz parıltısı eserler Ayın Ürünü etkinliğinde görücüye çıktı Birbirinden hoş eserlerin kıyasıya yarıştığı eğlenceli ve heyecanlı anların yaşandığı aktiflikte derece alan kursiyerlere muvaffakiyet Bostancı Escort dokümanları Canik Belediye Lideri İbrahim Sandıkçı tarafından takdim edildi Canik Belediyesi Hanım Konakları nda ilçedeki bayanlara yönelik mesleksel eğitimlerin devam ettiğini belirten Lider İbrahim Sandıkçı eğitimler sonucunda sertifika alan bayanların Ümraniye Escort meslek sahibi olduğunu söyledi

Canik Belediyesi Hanım Konakları ndan İstihdama Katkı

Başkan İbrahim Sandıkçı Canik Belediyesi Zübeyde Hanım Konağı nda düzenlenen aktiflikte kursiyerlerin hazırlamış olduğu eserleri inceledi Canik Belediyesi Hanım İstanbul Escort Konakları nda ilçedeki bayanların aldıkları eğitimlerle meslek sahibi olduğunu söz eden Lider İbrahim Sandıkçı Hanım Konaklarımızda ilçemizdeki hanım kardeşlerimizin istihdamına katkı sağlayan kendilerini meslek sahibi yapan sertifikalı eğitimlerimize orta vermeden devam ediyoruz Onların mesleksel hünerler kazanmalarını kendilerini geliştirmeleri ve üretimin her basamağında var olmalarını önemsiyoruz Canik İlçe Halk Eğitim Merkezi iş birliğiyle birçok farklı alanda sertifikalı mesleksel eğitimler düzenliyoruz Hanım kardeşlerimiz ilgi duyduğu sevdiği alanlarda istedikleri eğitimlere fiyatsız olarak katılabiliyor dedi

Canikli Bayanlardan Hanım Konaklarına Ağır İlgi

İlçedeki bayanların Canik Belediyesi Hanım Konakları nda düzenlenen eğitimlere ağır bir ilgi gösterdiğini belirten Lider İbrahim Sandıkçı Hanım Konaklarımız ilçemizdeki bayanların toplumsal hayata iştirakleri noktasında kıymetli bir rol üstleniyor Hanım Konaklarımızda düzenlediğimiz fiyatsız sertifikalı eğitimlere ilçemizdeki hanım kardeşlerimiz ağır bir ilgi gösteriyor Bizlere memnuniyetlerini lisana getiriyorlar Eğitimlerin yanı sıra burada düzenlediğimiz etkinlikler ve aktivitelerle birlikte verimli bir formda vakit geçiriyorlar Hanım Konaklarımız öğrenmenin ve üretmenin bir sonu olmadığını bizlere gösteriyor tabirlerini kullandı

Kaynak BYZHA Beyaz Haber Ajansı

İzmir Valiliğinin himayesinde, Urla ilçesi Denizli Mahallesinde yapılacak olan Özel Eğitim/ Uygulama Okulunun protokolü imzalandı.

Protokol; İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü Dr. Murat Mücahit Yentür ve Hayırsever Kamran Habif tarafından imzalandı. İmza merasimine; Urla Kaymakamı Murtaza Dayanç, Şube Müdürü Mesnet Aras ve Urla İlçe Ulusal Eğitim Müdürü İzzet Gündüz katıldı.

İzmir’de eğitime bir takviye de Hayırsever Kamran Habif’den geldi. İzmir’in Urla İlçesi Denizli Mahallesinde bulunan yerde, 12 derslikli Özel Eğitim/Uygulama Okulunun hayata geçmesi için gerçekleştirilen protokol ile Urla ilçesinde özel eğitime muhtaçlığı olan bireyler için kıymetli bir imkân sağlanmış olacak. İzmir Valiliğinde gerçekleşen merasimde; Kamran Habif Özel Eğitim / Uygulama Okulunun protokol imzaları hayırlara vesile olması dilekleri ile atıldı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Komeksepeti artık pazar yeri uygulamasıyla tüm üreten vatandaşların hizmetinde olacak

Üreten kursiyerlerin el emeği göz parıltısı eserlerini satışa sunarak ekonomilerine katkı sağlamayı amaçlayan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meslek ve Sanat Eğitimi Kursları (KO-MEK), e-ticaret sitesi olan komeksepeti.com adresini kurarak bir birincisi gerçekleştirmişti. Komeksepeti.com adresiyle üreten kursiyerlerin eserlerini bir tıkla dünyaya açan KO-MEK artık yeniliklere ayak uydurarak pazar yeri uygulamasını hayata geçirdi.12 İLÇEDE BİNLERCE VATANDAŞSadece KO-MEK kursiyerlerinin değil üreten herkesin bir pazar yeri ve sanal dükkânının olacağı yeni uygulama öncesinde bilgilendirme eğitimleri yapıldı. 12 ilçede çeşitli noktalarda yapılan bilgilendirme eğitimlerine binlerce vatandaş katılarak yeni sistemi öğrendi. Komeksepeti e-ticaret sorumlusu Volkan Öztürk tarafından bilgilendirilen vatandaşlar pazar yeri uygulamasını en ince detaylarına kadar sorarak, ayrıntılı bilgi aldı.ÜRETEN HERKES BURADAKO-MEK kursiyerine, üretim yapan tüm vatandaşlara ve bunun yanı sıra ilçe belediyelerinin açmış olduğu meslek sanat eğitimi kursiyerleri ve Halk Eğitim merkezinde eğitim gören kursiyerlere de pazar yeri uygulaması eğitimi veren KO-MEK, geçtiğimiz günlerde Gölcük Belediyesinin talebi doğrultusunda GÖLMEK kursiyerlerine yeni uygulama hakkında bilgi verdi. Gölcük Belediyesi Kongre Merkezi’nde düzenlenen aktifliğe GÖLMEK kursiyerleri ağır ilgi gösterdi. Eğitmen Volkan Öztürk’ün sunumu ile gerçekleşen eğitimde, iştirakçilere e-ticaret alanında satış yapabilmeleri için gerekli olan bilgiler verildi. Eğitime katılan Gölcük Belediye Lideri Ali Yıldırım Sezer, iştirakçilere muvaffakiyetler diledi.DARICA KOMEKSTORE YAKINDA AÇILIYORHer kullanıcının kendine özel pazar yerinin olacağı uygulamada üreten her vatandaş eserlerini üretimden satışa kadar kendisi planlamış olacak. Komeksepeti uygulamasından bir öbür müjde de Darıca Millet Bahçesine yapılan KO-MEK Store oldu. Fiziki inşaatı ve alt yapısı tamamlanan KO-MEK Store için en kısa müddette eserler kursiyerlerden temin edilerek açılışın yapılması planlanıyor. Ormanya Storeden sonra açılacak olan ikinci store mağazası olan Darıca Millet Bahçesi KO-MEK Store mağazaları en kısa müddette vatandaşların hizmetinde olacak.Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı